İstanbul eliti kavramı var mıdır? İstanbul kişileri nasıl etkiler? Geçmişi ve bugünü ele alarak izah eder misiniz?
Evvela şunu ifade edeyim, İstanbul aslında büyük bir metropol. Evvela duruşu, içerdiği bir iklim var. Entelektüel bir iklim var. Bu siyasetleri de belirliyor aslında, yani İstanbul’un karşısını ben Doğu Roma olarak alıyorum. Bir de bunun karşısında Batı Roma var. Birinde hâkim olan Catholicisme (Katoliklik), ötekinde hâkim olan Orthodoxie (Ortodoksluk). Osmanlı Müslümanları/Türkleri bu miras içine geldiler. Dolayısıyla bir şeyi de o manada hazır buldular. Gerçi oradaki alimlerin bir kısmı İstanbul’dan ayrılıp, yani fetih sonrasında İtalya’ya gidip Rönesans ve Reformu hazırlayan yolu açtılar, o ayrı. Fakat İstanbul o manada kendi elitini üretti. Burada da temel sebep şuydu: Osmanlı İmparatorluğu’nda şehir kavramı yoktur. Bir tek şehir vardır ama “şehir”dir, o da İstanbul’dur. Bilâd-ı selâse dediğimiz bugünkü merkezî İstanbul’un Üsküdar ve Eyüp taraflarını aldığınız zaman -buna Beyoğlu’nu da katmak lazım- buradaki insanların yarattığı bir iklim var. Dolayısıyla böyle bir elit kavramından hakikaten bahsedebiliriz. Böylesi bir elit kavramı yok, hatta cumhuriyetli yıllarda dahi… Çok düşünmüşümdür, “Şehirleşme başladı fakat onlar kendi içlerinde bir entelektüel muhit yarattılar mı, yaratabildiler mi?” diye. “Acaba Konya’nın böyle bir iklimi var mı?” diye düşündüm. İhtimal ki vardı fakat derinliğine kazımadığımız için bunları bilmiyoruz. Mesela Trabzon’un var mı? Muhtemelen vardı ama İstanbul’da çok canlıydı çünkü İstanbul’a gelen İstanbullu olmak mecburiyetindeydi. Çünkü bir defa, dil… Türkçenin en rafine ve güzel hali İstanbul’da konuşulur. Belki İstanbul’da dahi Kadıköy’de konuşulur çünkü Kadıköy de en fazla yazar çizer takımının çıktığı yer, diyerek belirteyim.