Tavsiye olarak sanatsal ve kültürel ürünler verebilir misiniz? 


 

 

Enteresan şeyler tavsiye etmek istiyorum ama kitap tavsiyesi vermeyeceğim çünkü onu FluTv’de veriyorum, tekrar burada vermeyeyim. Simon Schama’nın Power of Art (Sanatın Gücü, 2006) belgeselini tavsiye ederim. Gerek Ken Burns’un Prohibition (2001) belgeselini tavsiye ederim. Tarihi dizilerden bu dediklerimin altındakiler izlenebilir değil bence. HBO’nun Rome’u (Roma, 2005-07) ve Deadwood (2004-06) yine çok güzel bir dizi. Tarihi dizi anlamında başka bir şey tavsiye edemeyeceğim.

 

Tarihçiyim ama komedide de tavsiye edeyim; Arrested Development (2003-06 ve 2013-19), Extras (2005-07) ve The Office’i (2005-13) kesinlikle tavsiye ederim. Bengü [Üçüncü]’den yeni öğrendim, Flight of the Conchords (2007-09) diye bir dizi var, o da çok güzel. Tarihi filmlerde çok güzel yapımlar bence artık yok. Eski klasiklerde belki Barry Lyndon (1975) mantığını çok güzel veren bir filmdi –Troy (2004) falan çok kötüydü. Pier Paolo Pasolini’nin Il Decameron’u (Dekameron’un Aşk Öyküleri, 1971) eski olmasına rağmen çok güzel bir filmdi. Ona benzer (…) yapmışlar, ben onu beğenmedim ama Pasolini’ninki hakikaten güzeldi. Son on beş yılda güzel tarihi filmler pek izlemedim. Once Upon a Time in America (1984) hakikaten güzeldi, The Godfather da (ilk filmi 1972’de) güzel bir tarih filmiydi, ben onu da tarih filmi sayıyorum. O tip filmler güzel oluyor ama geriye gittiğiniz zaman çok güzel filmlerle karşılaşıyorsunuz. Bir de John Malkovich’in Charles Talleyrand’ı oynadığı Fransız ihtilali konulu bir mini-dizi olan Napoléon (2002) vardı, o da güzeldi.

 

Eskiden, 13-14 yaşındayken çokça The Rolling Stones, Pink Floyd, öyle şeyler dinliyordum. Şimdi İngilizce şeyler artık pek dinlemiyorum, İtalyanca ve Fransızca şarkılar dinliyorum. İtalyanlarda Fabrizio De André’yi tavsiye ederim, hakikaten Bob Dylan’ın daha iyisi. Gerçek bir cantatore, yani hem kendisi çalıp söyleyen hem de yazan ve besteleyen, tam bir halk ozanı tarzı. Ben öyle etnik şeyler pek sevmem ama… Ne bileyim Hint müziği, Mariachi veya türkü dinleyen biri değilim, sevmiyorum öyle şeyler. Ama bu hakikaten Akdeniz ozanı gibi, hem barok müzik yapıyor hem Akdeniz’deki çeşitli lisanlardan toplayarak da yapıyor ve çok kuvvetli lirikleri var. İtalyanca bilenler için kesinlikle tavsiye ediyorum. Fabrizio De André’nin de bir alt seviyesinde Roberto Vecchioni ve Francesco Guccini var. Bu tavsiyeler hiçbir işe yaramayacak çünkü bu videoyu izleyenlerin çok azı İtalyanca bilecektir. Onun dışında müzik olarak hep İspanyolca şeyler geldi aklıma… Ana Belén’i çok severim İspanyollarda… Başka ne söylesem pek bilemedim, ötekiler zaten bildikleri şeylerdir, benden duymalarına gerek yok, çok orijinal bir müzik zevkim yokmuş…

 

Operayı çok severim ben, özellikle buffa tarzı biraz daha komik operaları izlemeyi severim, Figaro’nun Düğünü (Le nozze di Figaro) ya da Gioacchino Rossini’nin daha hareketli eserleri gibi. Giacomo Puccini falan sevmem, ölüm gibi… Giderdim Washington’dayken de çok, Plácido Domingo oradaydı. Ben master (yüksek lisans) tezimi Plácido Domingo’ya adamıştım, hayatımda pişman olduğum tek karar o. Çok ergen bir hareket ama çok ufaktım o zaman demek ki… Çok dinlerdim tez yazarken. Komşulardan özür diliyorum çok çektiler zamanında, korkmaktan mesaj atarlardı, böyle terörize ederdim… Çok da müzik tavsiyesi veremedim açıkçası.