Andy Warhol, gündelik nesneler ve imgeleri kullandığı kendine özgü tarzı ile 20. yüzyılda fazlası ile dikkat çeken bir sanatçıdır. Warhol, özellikle Pop Art akımı ile tanınır.

 

“Electric Chair”, Warhol’un 1962’de başladığı ve gazete resimlerindeki kazalarla intiharları resmettiği “Death And Disaster” serisinin bir parçasıdır. Bu seriyle birlikte Warhol önemli bir nokta keşfetmişti. Dehşet verici bir resmi tekrar tekrar gördüğümüzde, onun giderek etkisini yitirdiğiydi.

 

Andy Warhol, Electric Chair, 1964


 

Warhol, ölüme karşı merak ve hayranlık duymaktaydı. Ölümün yaşantımızdaki daimî varlığına ve aynı zamanda bu varlığının görünürdeki uzaklığından dolayı etkisinde olmadığımıza dikkat çekmeye çalışmaktaydı. “Elektrikli Sandalye”, yaratılmasında yine ölümün varlığını barındırmaktadır. Eserin yaratılması 13 Ocak 1953 tarihli bir basın fotoğrafına dayanır. Bu fotoğraf, Amerikan vatandaşları Julius ve Ethel Rosenberg’in İkinci Dünya savaşı sırasında Rusya’ya atom bombası ile ilgili bilgi aktarmalarından dolayı idam edildikleri New York’taki Sing Sing Hapishanesi’ndeki ölüm odasına aittir.

 

Boş bir odaya yerleştirilmiş boş bir sandalye ve sağ üst köşede zorla seçilen bir “silence” yazısı.

 

Elektrikli Sandalye, sade bir duygusallık ile bizi karşılar. Odanın tenhalığı, durgunluğu ve hareketsizliği bize ölümün o yok olma hali ve kocaman sessizliğini gösterir.

 

Sanat Harmonisi’ne kulak ver:

 

semanur çelik