“Düşünürlerin küçük bir topluluk içinde kalmalarının -en azından bizim ülke için- nedeni, üsluplarında edebiyata yer vermemeleridir. Cemil Meriç’in edebiyatçı özelliği, okur kitlesini genişletmiştir.” Cemil Meriç bağlamında düşünürlerin üsluplarındaki edebîliğin önemi nedir?


 

Bir metni akademik çerçeve içinde yazdınız ve akademisyenler bundan yararlandı. Ama Cemil Meriç’in özelliği o edebî üslupla, içindeki kaynaklarla onu daha geniş kitlelere duyurdu. Bir de Cemil Meriç’in araştırmasında hayata dair, Türk kültürüne dair, Türk kültürü ile dünya kültürünün birleşmesine dair, insanımıza dair çok önemli ipuçları vardır. Bu da bir edebî üslupla… Üsluplar vardır. Yani üslub-u âdi dediğimiz… Üslub-u âli, bir de biraz süslü üsluptur. Süslü dediğim edebî süs manasında. Onun için okunur ve etkilidir. Bir sorunda, bir soruna aklınız takıldığında Cemil Meriç’e bakarsınız, Cemil Meriç bunu en edebî şekilde anlatmıştır. Yoksa öbür türlü herhangi bir yazarın…

 

Şimdi ayrıca bugünün eleştiri anlayışı da bir didaktik eleştiri anlayışı taşıyor. Yani fikrinizi, yaptığınız bir kitabı kitlelere ulaştırmak için, eğer bu amaçla bir şey yazıyorsanız terminolojiden biraz daha uzak duracaksınız. Cemil Meriç’te terminoloji de var ama bunun insanı sadece dar bilenlere hitap etmeyen bir yanı var.