Bize tavsiye edebileceğiniz filmler var mı?


 

Yani etmeyeyim. Bunlar benim şeyime hitap eden filmlerdir. Those Magnificent Men In The Flying Machines. Uçan Makinelerindeki Harikulade Adamlar. Bu beni büyülemişti. Bu bir komedi biliyor musunuz? 1910 senesinde güya Londra ve Paris arasında yapılan bir uçak yarışı. Fakat bütün dünyadan katılım var ve artistler katılım olan memleketlerin artistleri. Müthiş bir grup var orada. Tayyareler gerçek. O zamanın tayyareleri. Ve milletlerin karakterlerini Asterix gibi o kadar güzel yansıtıyor ki. Ben bu filme bayılmıştım yani. Çok hoşuma gitmişti.

 

İki: My Fair Lady. Yani orada dilin önemini anlıyorsun. Higgins gibi bir adamı tanıyorsun. Tabii onda insan ümit ediyor ki My Fair Lady’yi seyreden sonra gidip orijinal Pygmalion okusun. Özellikle hem epilogunu hem prologunu okusun. O beni çok etkilemiştir. My Fair Lady çok etkilemiştir. Çok hoşuma gitmiştir.

 

Üçüncüsü de: Çöküş. Hitler’in son 20 günü. Müthiş bir film. İnanılmaz bir filmdir o! Ve oradaki gösterilen kalite, bir kere tabii olaylar ilginç, adeta bir dokümanter. Fakat artistlik nedir orada görüyorsun kardeşim. Yani Bruno Ganz bir İsviçreli. Herif Hitler’i bir oynuyor, Hitler zannedersin. Aksanıyla, huyuyla, bilmem nesiyle. 


Yani ben mesela Türk dizilerinin hiç birini izleyemiyorum. Çünkü rol yapmayı bilmiyorlar. Yani belli ki bazı yerlerde adamın karşısına tutuyorlar onu okuyor.


Babacım yani bu böyle olmaz değil mi?

 

Ben mesela Derek Jacobi’yi seyretmişimdir Hamlet’te. Film. Ne müthiş bir şeydi o ya. Bu tip aktörleri seyretmek… Mesela ben House dizisini 4. sezona kadar hiç kaçırmadım. Ondan sonra sapıttılar Amerikalılar. Çünkü Amerikan toplumunun entelektüel alma kapasitesinin üstüne çıkmıştı. Tekrar eskiye çevirdiler işte o ona aşık oluyor, bu buna bilmem ne saçma sapan bir şey oldu. Yani mümkün değil aslında. House tipi bir adamın o hale gelmesi mümkün değil. Hiçbir şekilde. Başında bir sahne vardı. O ne kadar doğru. Çok güzel asistanı buna aşık oluyor. House olmaz diyor.

 

Memphis Belle. Bir bombardıman tayyaresinin hikayesi. Gerçek bir hikaye. Muhteşem bir film. Çok hoşuma gitti. Onu on defa seyrettim ama şimdi mesela havacılıktan veya askerlikten haz etmeyen bir adam onu seyretmez. Ama ben onu seyrettiğim zaman gençliğim aklıma geliyor. Tayyareleri falan görünce içim gidiyordu yani.