KATILIM TARİHİ
04.04.21
ÜYE NO
30
TİTR
Konsept Aranjörü
BİYOGRAFİ
Kendimi bildim bileli kendi yansımama bakıyor ve kendim hakkında düşünüyorum, her insan gibi. Yeryüzünde gelişen yaşamın bir parçası olduğumu hissettiren her bir imge kendisini yüceltirken bir diğer yandan beni diğer insanlardan ayıracak olan şeyin, o biriciklik hissinin peşinden koşup hayattaki anlam arayışımda yaşantıma dair kendimce bir ayrım yaparak sanata sığındım. Zira kendimi en iyi bu şekilde ifade edebildiğimi ve yalnızca bu biçimde hayatta bir yer edinebileceğimi düşünüyorum. Zira çocukluğumdan itibaren çevremde gördüğüm her şeyi sorgulardım, aldığım cevaplara karşı tatminsizliğim ise beni bilgiye saplantılı birisi hale getirdi. Zekâ parıltısı olmayan şeyi sanat eseri olarak görmediğim için yapıtaşlarını bilgiyle dizdiğim hayatımın bilim ve sanatlar tarafından kuşatılmasından hayli memnunum. Alanımda yetkinliğimi geliştirmek ve daha derin düşünebilmek adına sanat tarihi ve güzel sanatlar eğitimi almış olsam dahi akademinin yalnızca insan hayatında zoraki bir tetikleyici olduğunu ve aslına bakarsanız kazandırdıklarının yanında müthiş bir zaman kaybı yaşattığını da düşünüyorum, ki zaman bir sanatçı adayı için oldukça mühim bir kavram. Ben de zaman beni tüketmeden var olan vaktimi olabildiğince iyi değerlendirmeye çalışıyorum; yastığa başımı koyduğumda rahatça uyuyabilmek için her gün bir ritüel gibi düzenli olarak muhakkak kitap okuyor, film izliyor ve belli bir süre atölyemde çalışıyorum. Bunun yanı sıra edindiğim bilgileri multidisipliner bir yaklaşımla işleyip ifade gücümü arttırmaya çalışıyorum. Bu bağlamda böyle bir oluşumun içerisinde var olmak, benim için hayli heyecan verici. En nihayetinde, bu oluşumun kuruluşuna ve dinamizmine katkı sağlayan herkese teşekkürlerimi sunmak isterim!
SEVDİKLERİ
Yapıcılığı ve onun temelindeki plan sistemini ve bu yöndeki progresif davranışları sevsem de bir diğer yandan tam bir tatil insanıyım. Planlarımı aksatmayacak, hatta içerisine dahil edecek şekilde gidilen kültür turlarını pek bir severim. Zira bir tatilde vazgeçilmezim gidilen alanın taşının toprağının fotoğrafını çekmek yerine tarihini öğrenmek ve ilgimi çeken alanları oturup çizmektir. Gittiğim bölgelerdeki yöresel yemeklerin tadımını yapmayı da oldukça severim. Yeni lezzetlere her zaman aç ve açık olsam da Uzakdoğu Mutfağı her zaman vazgeçilmezimdir.
SEVMEDİKLERİ
Riyakarlıktan, hadsizlikten ve cahil özgüveninden haz etmem. Bu kalıplara yanaşır kimseleri gördüğümde kulaklarımı kapayıp bağırarak kaçma isteği duyarım. Hayatta bir duruşa sahip olmayıp oradan oraya savrulan insanlardan beni de rüzgarına almasın diye kaçınırım. Her şeyin hızlıca tüketildiği bir dönemde durağanlığı seven bir insan olarak kalabalık ortamlardan, hareketlilikten ve tüketim çerçevesindeki her bir kavramdan uzak dururum.
FLAPS CLUB’IN DEĞERİ
Bana kalırsa tarihsel süreçte insanı insan yapan şey emek olmuştur. Zira insan yalnız olsaydı, hayvan olarak kalırdı. İlkel insanların hayatta kalmak için birlikte yaşamaları, birlikte avlanmaları ve alet yapmaları onlara farklı temel içgüdüler kazandırmış ve bu kolektifleşme sayesinde hayvanlardan ayrılmıştır. Öyle ya, insan kendi emeğinin ve zamanının değerini bildiği için Buzul Çağı’nı dahi atlatıp kendine ikincil bir doğa yaratmıştır. Bu anlamda Flaps Club, içinde bulunduğumuz bilgi obezliğine ve insan çeşitliliğine karşıt bizlere rafine bir kitle eşliğinde yararlı bilgiyi sunarak ikincil bir doğa yaratıyor esasında. Yani bireysel çabanın karşısında kolektifleşmenin getirdiği faydayı sağlıyor. Bu anlamda çok değerli bir olguyu karşılıyor.
FLAPS CLUB’IN KATTIKLARI
Düzenli olarak yaptığım araştırmalarla bazı şeylere daha derinden bakmamı sağlayarak alanıma indirect bir fayda sağlamasının yanı sıra bütün üyeleri ve kanallarıyla faydalı bilgiyi önüme sererek kişisel gelişimimde belki de uzunca bir zamanımı harcayacak işlerin yoğunluğunu azaltıp maksimum verim sağlayarak kolektifleşmenin yaratmış olduğu fırsat ve imkanı sağlıyor.
MÜZİK SEÇKİSİ